Hakaret Suçu ve Cezası TCK 125’te nitelendirmesiyle birlikte TCK 125 ile TCK 131.maddeleri arasında düzenlenmiş ve başlık olarak Şerefe Karşı İşlenen Suçlar arasında yer almıştır. Hakaret suçu işlenmesi bakımından kişinin yüzüne karşı işlenebileceği gibi günümüzde teknolojinin gelişmesiyle birlikte pek çok şekilde hayatımızda karşımıza çıkmaktadır. Whatsapptan hakaret, facebooktan hakaret, twitterdan hakaret, sms yoluyla hakaret gibi şekillerde hakaret suçunun oluştuğunu görmekteyiz.
Hakaret Suçunun Oluşması
Hakaret suçunun oluşması TCK 125’te şu şekilde nitelendirilmiştir: Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını zedeleyici şekilde somut bir fiil ya da olgu isnat edilmesiyle veya sövmek suretiyle bir kimsenin onuruna, şerefine veya haysiyetine saldıran kişi hakaret suçu işlemiş olacaktır. Mağdurun gıyabında (kendisi o ortamda bulunmadığı yerlerde) hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.
Hakaret Suçunda Mağdur
Hakaret suçunda mağdur kanunda genişçe düzenlenmiş olan bir konudur. Mağdurun kişiliği suçla ilgili nitelikli hal kapsamı getirebileceği gibi hakaret fiilinde mağdurun belirtilmemesi halinde veya gıyapta edilen hakareti de kanun farklı şekillerde ele almıştır. Buna göre, hakaret edilen kişinin kamu görevlisi olması halinde, dinin gereklerini yerine getiren bir kişi olması halinde, kişilerin kutsal saydığı bir değer karşı yapılması halinde hakaret suçunun nitelikli hali oluşmuş olur.
Hakaret suçunun gıyapta (o kişinin orada olmadığı bir ortamda) işlenmesi halinde hakaret suçu oluşması için hakaretin o kişinin dışında 3 kişi tarafından daha bilinmesi gerekmektedir. Kanun burada 3 kişiye ihtilat ederek işlenmesi gerekir şeklinde belirtmiştir.
Hakaret suçunun yüz yüze, telefonda veya internet ortamında olması suçu değiştirmez.Bu konu ile ilgili sitemizde yer alan İnternet Üzerinden Hakaret Suçu ve Cezası adlı yazımızı okumanızda fayda olacaktır.
TCK 126’da mağdurun belirlenmesi ile ilgili; ‘’Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.’’ şeklinde düzenlenmiştir. Hakaret suçunun kime karşı yöneltildiği tespit edilemezse veya kişi alınganlık göstererek hakareti üzerine aldıysa mahkeme bu durumun şartlarını göz önünde bulundurarak kişiye ceza vermeyecektir.
Hakaret Suçunun İspatı
Hakaret suçunun ispatı TCK 127 kapsamında belirtilmiştir. Buna göre isnat edilen ve suç oluşturan fiilin ispat edilmesi halinde hakaret suçu oluşmayacaktır dolayısıyla kişiye bu hükümden dolayı verilmeyecektir. Bu suç nedeniyle hakaret edilen hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı verilmesi halinde isnat ispat edilmiş sayılır. Bunun dışındaki durumlarda isnadın ispat isteminin kabulü ancak isnat olunan fiilin doğru olup olmadığının anlaşılmasında kamu yararı bulunmasına veya şikayetçinin ispat edilmesi için bunda rıza göstermesi gerekir. İspat edilmiş olan durumlarda bir kişiye hakaret edilmesi halinde cezaya hüküm edilecektir.
Haksız Fiil Nedeniyle veya Karşılıklı Hakaret
Haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret fiili TCK 129’da düzenlenmiştir. TCK 129/1’e göre haksız fiile maruz kalan bir kimsenin bu nedenle hakaret etmesi dolayısıyla verilecek olan cezada indirim yapılabileceği gibi mahkeme olayın şartlarına göre cezasızlık kararına da hükmedebilir. Şayet kişi yaralama fiilinin ardından hakaret etmişse yani hakarete maruz kalan kimse yaralama fiilini gerçekleştiren kimse ise hakaret suçu dolayısıyla ceza verilemeyeceği TCK 129/2’de belirtilmiştir. TCK 129/3’te hakaret suçunun karşılıklı işlenmesi halinde mahkeme olayın şartlarını göz önünde bulundurarak cezada indirime veya cezasızlık kararına hükmedebilir.
Hakaret Suçunun Nitelikli Halleri
Hakaret suçunun nitelikli halleri TCK 125/3’te belirtilmiştir. TCK 125/3’e göre,
- Hakaret suçunun kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenmesi halinde,
- Dİni, siyasi, felsefi, inanç ve kanaatlerinden dolayı, fikirlerinden dolayı, mensup oldukları dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı hakaret suçuna maruz kalmaları halinde,
- Kişinin kutsal saydığı değerlerden birine bahisle hakaret suçu işlenmesi halinde hakaret suçunun nitelikli hali işlenmiş olur. TCK 125/4’te hakaret suçunun aleni şekilde işlenmesi halinde suçun cezasının artırılacağı hükmedilmiştir.
Hakaret Suçunun Cezası
Hakaret suçunun cezası TCK 125 ile TCK 131 arasında hükümlerde belirlenmiştir. Buna göre hakaret suçu kişinin hareketleriyle, eylemleriyle olabileceği gibi söylemleri vasıtasıyla da işlenebilir. Burada kanunun aradığı şart fiil sonucu mağdurun onur, şeref ve saygınlığının zedelenip zedelenmediğidir. Bununla birlikte suçun oluştuğu mahkemece hükmedilirse faile 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası hükmedilebilecektir. Mağdurun gıyabında hakaret edildiyse bu hakareti 3 kişinin bilmesi gerektiğini kanun şart olarak koşmuştur.
Hakaret suçu kamu görevlisine görevi sebebiyle işlenirse veya kişinin; dini, siyasi, inanç, düşünce vb kanaatlerini değiştirmesine, uygulamasına, açıklamasına yönelik hakaret edilirse ya da kişinin mensup olduğu dine göre kutsal sayılan değerlerine hakaret edilmesi halinde, hakaret eden kişiye verilecek olan ceza 1 yıldan az olamaz.
Hakaretin aleni şekilde işlenmesi halinde ceza 1/6 oranında artırılır.
TCK 125/5’te; kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanacağı hükmedilmiştir.
Hakaret suçu haksız fiil neticesinde mağdur tarafında işleniyorsa burada verilecek olan hakaret suçu cezası 1/3 oranında düşürülür veya olayın şartları göz önünde bulundurularak cezaya hükmedilmez.
Hakaret suçu yaralama suçuna karşı işlenmişse, tepki olarak yapılan hakaretler suç teşkil etmeyecektir.
Hakaret suçunun karşılıklı işlenmesi halinde mahkeme olayın şartlarını göz önünde bulundurarak iki tarafa veya tek tarafa ceza verecek ya da iki tarafa karşı da 1/3 oranında indirim yapabileceği gibi ceza vermeyebilecektir.
Hakaret suçunda mahkeme adli para cezasına hükmedebilecektir. Bunun dışında mahkemenin adli para cezası yerine hapis cezası verdiği durumlarda tekrardan adli para cezası kararı verilmesi söz konusu olmayacaktır.
Hakaret suçundan dolayı verilecek olan cezalar hakkında Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması (HAGB) kararı verilebilmesi mümkündür.
Hakaret suçundan dolayı mahkeme Ceza Ertelemesi kararı verebilecektir.
Kişinin Hatırasına Hakaret Etmek
Kişinin hatırasına hakaret etmek suçu TCK 130’da düzenlenmiştir. Buna göre bir kimsenin öldükten sonra hatırasına 3 kişinin bilgisi dahilinde(ihtilat ederek) hakaret eden kişiye 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası verilecektir. Ceza, hakaretin alenen işlenmesi halinde 1/6 oranında artırılır.
Bir ölünün kısmen veya tamamen ceset ve kemiklerini alan veya kemikler ile ilgili tahkir edici davranışlarda bulunan kimseye verilecek olan hakaret suçu cezası 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır.
Hakaret Suçunda Soruşturma Açılması
Hakaret suçunda soruşturma açılması TCK 131’de belirtilmiştir. Buna göre hakaret suçu kamu görevlisine karşı işleniyorsa yetkili merciiler bunu tespit ettikleri andan itibaren re’sen dikkate almak durumundadırlar.
Kamu personeline karşı işlenen hakaret suçu dışında kalan tüm hakaret suçlarının soruşturma ve kovuşturması yapılabilmesi için mağdurun ya da mağdur öldüyse altsoy- üstsoy, eşi veya kardeşleri tarafından şikayette bulunulabilir.
Cumhurbaşkanına Hakaret Suçu
Cumhurbaşkanına hakaret suçu TCK 299’da düzenlenmiştir. Buna göre Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun yani cumhurbaşkanına hakaret suçunun alenen işlenmesi halinde verilecek olan ceza 1 kat artırılabilir. Cumhurbaşkanına hakaret suçunda kovuşturma yapılabilmesi Adalet Bakanının iznine bağlıdır.
Hakaret Suçunda Zamanaşımı Süresi
Hakaret suçunda zaman aşımı süresi TCK 125 ile TCK 131 arasında değil genel hüküm olan TCK 66’da belirtilmiştir. Buna göre hakaret suçunda dava zamanaşımı süresi hakaret fiilinin işlenmesinin ardından 8 yıl sonunda dava zamanaşımına uğrayacaktır.
Hakaret Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme
Hakaret suçunda görevli ve yetkili mahkeme suçun işlendiği yerde bulunan Asliye Ceza Mahkemesidir.
Hakaret Suçu ile İlgili Yargıtay Kararları
T.C. YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ
E. 2012/24981 K. 2014/1337
T. 21.1.2014
- BEDDUA NİTELİĞİNDEKİ SÖZLERİN HAKARET SAYILMAMASI ( Sanığın Yargıtay’ın İnternet Sitesine Gönderdiği Mailde ( E-Posta ) Yer Alan Allah Belanı Versin Şeklindeki Sözlerin Beddua Niteliğinde Olduğu/Diğer Sözlerin Müştekiye Yönelik Olmadığı – Beraat Kararı Verileceği )
- ALLAH BELANI VERSİN ŞEKLİNDEKİ SÖZLERİN BEDDUA SAYILMASI ( Sanığın Yargıtay’ın İnternet Sitesine Gönderdiği Mailde ( E-Posta ) Yer Alan Sözlerin Hakaret Suçu Teşkil Etmeyeceği )
- MAİL ( E-POSTA ) YOLU İLE HAKARET ( Sanığın Yargıtay’ın İnternet Sitesine Gönderdiği Mailde ( E-Posta ) Yer Alan Allah Belanı Versin Şeklindeki Sözlerin Beddua Niteliğinde Olduğu/Diğer Sözlerin Müştekiye Yönelik Olmadığı – Beraat Kararı Verileceği )
- MÜŞTEKİYE YÖNELİK OLMAYAN SÖZLERİN HAKARET SUÇU OLUŞTURMAMASI ( Sanığın Yargıtay’ın İnternet Sitesine Gönderdiği Mailde ( E-Posta ) Yer Alan Allah Belanı Versin Şeklindeki Sözlerin Beddua Niteliğinde Olduğu/Diğer Sözlerin Müştekiye Yönelik Olmadığı – Beraat Kararı Verileceği )
- BERAAT KARARI ( Sanığın Yargıtay’ın İnternet Sitesine Gönderdiği Mailde ( E-Posta ) Yer Alan Allah Belanı Versin Şeklindeki Sözlerin Beddua Niteliğinde Olduğu/Diğer Sözlerin Müştekiye Yönelik Olmadığı – Hakaret Suçundan Beraatı Gerektiği )
TCK 125
ÖZET : Sanık, Yargıtay’ın internet sitesine “ Allah belanı versin …” yazılı mail göndermiştir. “Allah belanı versin” şeklindeki sözler beddua niteliğinde olup “…” şeklindeki kısmının ise müştekiye yönelik olmadığından sanığın beraatı gerekir.
DAVA : Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
KARAR : Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- )Sanığın, Yargıtay’ın internet sitesine gönderdiği “ Allah belanı versin …” yazılı mailde, yazının ilk kısmında bulunan “Allah belanı versin” şeklindeki sözlerin beddua niteliğinde olması ve “…” şeklindeki kısmının ise M.’a yönelik olmaması nedeniyle sanığın beraati yerine, kanuni olmayan gerekçe ile mahkûmiyetine karar verilmesi,
2- )Kabule göre de;
a )TCK’nın 62. maddesi uyarınca sanığın cezasından indirim yapılırken, hesap hatası sonucu, 304 gün adli para cezası yerine 305 gün, sonuç adli para cezasının da 6080 TL yerine 6100 TL olarak fazla belirlenmesi,
b )Sabıkasız olan sanığa yükletilen hakaret suçundan dolayı, maddi ( somut ) nitelikte bir zararın oluşmaması karşısında, CMK’nın 231/6. maddesi uyarınca, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, “şartları oluşmadığı” şeklindeki kanuni ve yeterli olmayan gerekçeyle, anılan Kanun maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
SONUÇ : Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C. YARGITAY 18. CEZA DAİRESİ
E. 2015/44225 K. 2017/15354
T. 21.12.2017
• HAKSIZ FİİL NEDENİYLE HAKARET ( Kasten Yaralama Suçuna Tepki Olarak İşlendiğinin Kabulüne Rağmen TCK’nın 129/2. Maddesi Yerine Aynı Kanun’un 129/1. Maddesinin Tatbikinin İsabetsiz Olduğu – Hakaret Suçunun Kasten Yaralama Suçuna Tepki Olarak İşlenmesi Halinde Kişiye Ceza Verilmeyeceği )
• GÖREVİ YAPTIRMAMAK İÇİN DİRENME SUÇU ( Haksız Fiil Nedeniyle Hakaret – Sanığın Katılanların Kendisini Darp Ettiğini Savunduğu/Katılanların Kademeli Güç Kullanmasında Sınırı Aşarak Sanığı Darp Ettiklerinin Kabul Edildiği – Hakaret Suçunda TCK’nın 129. Maddesinin Tatbiki Karşısında Direnme Suçunda da Haksız Tahrik Hükümlerinin Uygulanıp Uygulanmayacağının Tartışılmamasının Bozmayı Gerektirdiği )
• ZİNCİRLEME SUÇ ( Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu – Sanığın Birden Fazla Görevliye Karşı Bir Suç İşleme Kararı Kapsamında Tek Bir Fiille Hakaret Edip Direnmesine Karşın TCK’nın 43/2. Maddesinin Uygulanmamasının İsabetsiz Olduğu )
• EK SAVUNMA HAKKI ( Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu – Suçun Kişinin Kendisini Tanınmayacak Bir Hale Koyması Suretiyle veya Birden Fazla Kişi Tarafından Birlikte İşlenmesi Halinde Verilecek Ceza Üçte Biri Oranında Artırılacağı – Ek Savunma Hakkı Verilmeden İddianamede Gösterilmeyen TCK’nın 265/3. Maddesinin Uygulanması Suretiyle CMK’nın 226/2. Maddesine Aykırı Davranılmasının Bozmayı Gerektirdiği )
• ÖNCEKİ HÜKMÜN AYNEN AÇIKLANMASI ( Görevi Yaptırmamak İçin Direnme Suçu – Mahkemece Kendisine Herhangi Bir Yükümlülük Yüklenmeyen ve Denetim Süresi İçerisinde Kasıtlı Suç İşleyen Sanık Hakkında Önceki Hükmün Aynen Açıklanması İle Yetinilmesi Gerektiği/Açıklanması Geri Bırakılan Hükümdeki Hapis Cezasından Daha Fazla Cezaya Hükmedilmesinin İsabetsiz Olduğu )5237/m.TCK 43, TCK 129, TCK 265/35271/m.226/2
ÖZET : Dava, hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarına ilişkindir.
Hakaret suçunun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlendiğinin kabulüne rağmen, TCK 129/2. maddesi yerine aynı Kanun’un TCK 129/1. maddesinin tatbiki,
Sanığın, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiille hakaret edip direnmesine karşın, TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,
Sanığın, katılanların kendisini darp ettiğini savunması, katılanların kademeli güç kullanmasında sınırı aşarak sanığı darp ettiklerinin kabul edilmesi ve hakaret suçunda da TCK 129. maddesinin tatbiki karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre direnme suçunda da haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK’nın 265/3. maddesinin uygulanması suretiyle CMK’nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
Mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, görevi yaptırmamak için direnme suçunda, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki hapis cezasından daha fazla cezaya hükmedilmesi isabetsizdir.
DAVA : Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
KARAR : Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- ) Hakaret suçunun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlendiğinin kabulüne rağmen, TCK 129/2. maddesi yerine aynı Kanun’un 129/1. maddesinin tatbiki,
2- ) Sanığın, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiille hakaret edip direnmesine karşın, TCK 43/2. maddesinin uygulanmaması,
3- )Sanığın, katılanların kendisini darp ettiğini savunması, katılanların kademeli güç kullanmasında sınırı aşarak sanığı darp ettiklerinin kabul edilmesi ve hakaret suçunda da TCK 129. maddesinin tatbiki karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre direnme suçunda da haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
4- )Ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK’nın 265/3. maddesinin uygulanması suretiyle CMK’nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
5- ) CMK’nın 231/11. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, görevi yaptırmamak için direnme suçunda, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki hapis cezasından daha fazla cezaya hükmedilmesi,
SONUÇ : Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 Sayılı CMUK’nın 326/ son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.