Karşılıksız Yararlanma Suçu TCK 163’te yer verilen ve konu başlığı olarak malvarlığına karşı işlenen suçlar arasında düzenlenmiş olan suç tipidir. Kanun TCK 163’te belirlediği seçimlik hareketlerle birlikte karşılıksız yararlanma suçunun nasıl oluşabileceğini belirlemiştir. Karşılıksız yararlanma suçu mutlaka kastla işlenmesi gereken bir suç tipidir. TCK 163’te yer verilen karşılıksız yararlanma suçu olası kastla da işlenebilir. Ancak karşılıksız yararlanma suçu taksirle işlenebilen bir suç tipi değildir.
Karşılıksız Yararlanma Suçunun Oluşması
Karşılıksız yararlanma suçunun oluşması TCK 163’te 3 madde halinde düzenlenmiş ve seçimlik hareketli suç tipi olarak yer verilmiştir. Karşılıksız yararlanma suçu TCK 163/1’e göre otomatlar aracılığı ile sunulan ve bedeli ödendiği takdirde yararlanabilen bir hizmetten ödeme yapılmaksızın yararlanılması halinde TCK 163/1 gereği karşılıksız yararlanma suçu işlenmiş olacaktır. Telefon hatları veya frekans yoluyla ya da elektromanyetik dalgalarla şifreli veya şifresiz yayından sahibinin rızası dışında yararlanan kişi TCK 163/2 gereği karşılıksız yararlanma suçu işlemiş olacaklardır. Televizyon paketlerinin kırılması, hattın kendi evlerine de çekilmesi bu duruma örnek olarak verilebilir. Bu haller dışında TCK 163/3 abonelik esasına dayanılarak yararlanılan elektrik enerjisinin, suyun veya doğalgazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi halinde karşılıksız yararlanma suçunun oluşacağını vurgulamıştır.
Karşılıksız Yararlanma Suçunun Maddi Unsurları
Karşılıksız yararlanma suçunun maddi unsurlarını ele alacak olursak;
- Fail: Karşılıksız yararlanma suçunun faili yani karşılıksız yararlanma fiilini meydana getirecek olan kişi herkes olabilir. Yani TCK 163’te belirtilen bu suç tipi özgü bir suç değildir.
- Mağdur: Karşılıksız yararlanma suçunun mağduru yani bu suçtan zarar gören kişi bu suçun mağduru olmuş olacaktır.
- Suçun Konusu: Karşılıksız yararlanma suçunun konusu karşılıksız olarak yararlanılan şeydir. Örnek verecek olursak, otomatlar aracılığıyla sunulan hizmetten bedel ödemeksizin yararlanılması halinde bu suçun konusunu bedelsiz olarak yararlanılan otomatlar oluşturmaktadır. Bunun dışında telefon hatları ile frekansları veya elektromanyatik dalgalarla yapılan şifreli veya şifresiz yayınlardan karşılık ödemeksizin yararlanma durumunda bu suçun konusu şifreli olsun veya olmasın yapılan yayındır. Şifreli yayının şifre çözücü dekoderler yardımıyla karşılıksız kullanılmasıyla bu suç oluşmuş olacak ve TCK 163/2’ye dayanılacaktır. TCK 163/3’te yer verilen elektirk, su ve doğalgaz gibi aboneliklerden karşılıksız yararlanma halinde bu suçun konusunu elektrik, su veya doğalgaz hizmeti oluşturacaktır.
- Korunan Hukuki Değer: TCK 163 ile karşılıksız yararlanma suçunda kanun malvarlığı değerlerini koruma altına almak ve bu maddede belirtilen enerjiler üzerindeki kullanım hakkını koruma altına almıştır.
Karşılıksız Yararlanma Suçunun Cezası
Karşılıksız yararlanma suçunun cezası TCK 163’te belirlenmiştir. Buna göre madde madde açıklayacak olursak;
TCK 163/1’e göre otomatlar aracılığıyla sunulan ve bedeli ödendiği takdirde yararlanılabilen bir hizmetten ödeme yapmadan yararlanan kişi, 2 aydan 6 aya kadar hapis cezasıyla veya adli para cezası ile cezalandırılır. TCK 163/2’de yer verilmiş olan karşılıksız yararlanma suçuna göre ise telefon hatları ile frekanslarından veya elektromanyetik dalgalarla yapılan şifreli veya şifresiz yayınlardan sahibinin veya zilyedinin rızası olmadan yararlanan kişiye verilecek olan ceza 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası olarak belirlenmiştir. Şifre kırma aletleriyle yapılan dekoder kırma suçları bu maddeye örnek olarak gösterilebilir. TCK 163/3’te abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun veya doğalgazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi halinde verilecek olan ceza 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası olacaktır.
Karşılıksız yararlanma suçunda, cezanın adli para cezasına çevrilmesi TCK 163/1 veya TCK 163/2 açısından söz konusu değildir. Çünkü kanun zaten bu maddelerde mahkemeye adli para cezası verilebileceğini söylemiştir. Bunun dışında TCK 163/3’te alt sınırdan ceza verilmesi halinde adli para cezasına hükmedilmesi beklenebilir.
Karşılıksız yararlanma suçunda mahkemenin Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması Kararı (HAGB) vermesi mümkündür.
Karşılıksız yararlanma suçunda mahkemenin ceza ertelemesi kararı vermesi mümkündür.
Karşılıksız Yararlanma Suçunda Zamanaşımı Süresi
Karşılıksız yararlanma suçunda zamanaşımı süresi TCK 66’da belirtilen hüküm çerçevesinde belirlenir. Bu hükme göre cezası 5 yıldan az süreli olan hapis cezalarında veya adli para cezasına hükmedilebilecek olan cezalarda belirlenmiş olan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. TCK 163’te yer verilen karşılıksız yararlanma suçunda da verilecek olan cezaların adli para cezası veya 5 yıldan az olarak belirlenen hapis cezaları olması nedeniyle bu suçta dava zamanaşımı süresi 8 yıl olacaktır.
Karşılıksız Yararlanma Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme
Karşılıksız yararlanma suçunda görevli ve yetkili mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir.
Karşılıksız Yararlanma Suçu ile ilgili Yargıtay Kararları
T.C.YARGITAY 13. CEZA DAİRESİ
E. 2012/6510 K. 2012/10999
T. 14.5.2012
• KARŞILIKSIZ YARARLANMA ( Sanığın Eylemini Katılan Adına Kayıtlı Bulunan Telefon Hattına Saplama Yaparak Gerçekleştirdiği – TCK 163/2′ deki Suçun Oluşacağı )
• HIRSIZLIK ( Sanığın Eylemini Katılan Adına Kayıtlı Bulunan Telefon Hattına Saplama Yaparak Gerçekleştirdiği – 5237 S.K. TCK 163/2′ deki Suçun Oluşacağı/Eylemin Hırsızlık Olarak Değerlendirilemeyeceği )TCK 141, TCK 163
ÖZET : Sanığın eylemini, katılan adına kayıtlı bulunan telefon hattına saplama yaparak gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında eyleminin 5237 sayılı TCK 163/2. maddesine uyan ( karşılıksız yararlanma ) suçunu oluşturduğu gözetilmelidir. Nitelendirmede hata yapılarak eylemin hırsızlık olarak takdir edilmesi hukuka aykırıdır.
DAVA : Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
KARAR : Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın eylemini, katılan adına kayıtlı bulunan 0 364 … … … abone nolu telefon hattına saplama yaparak gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında; eyleminin 5237 sayılı TCK 163/2. maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilerek, lehe yasanın buna göre tespit edilmesi gerekirken, nitelendirmede hata yapılarak eylemin aynı Yasanın 141/1.maddesine uyduğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 14.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.